24 Temmuz 2007 Salı

"EVET" ...ama sana değil

Sana rağmen "EVET" dedim, elim titreyerek... Bilmeni isterdim ki bu "EVET", sen onu hak ettiğin için değil, diğerleri haketmediği için sana gitti... Mecburen sana evet demiş olmam içimi bu kadar çok acıtırken, senin bunların hepsinin hakkın ve başarın olduğunu düşünmen içimi çok ama çok daha fazla acıtıyor.

İlk söylenecek sözü hiç bir zaman söyleyemeyecek olduğunu, mutlaka senden önce birinin söz üretmesi gerektiğini biliyor muyum? Senin o durduğun noktaya hiç bir zaman layık olmadığını düşünüyor muyum? Sadece ama sadece kendini bir şey sanabilmek için, geri dönüşü olmayabilecek yollarda oynadığın tanımlanamayacak oyunları biliyor muyum?

Artık, gitmeni istiyor muyum?
EVET, EVET, EVET...

21 Temmuz 2007 Cumartesi

Günün Objesi #1

Genelde birşeyleri beklerken, etrafımdaki objelerin detay resimlerini çekerim... Bakalım ne olduğunu bulabilecek misiniz?

1)



2)



3)



4)





5) ... ve işte günün objesi....

20 Temmuz 2007 Cuma

Müjdeler olsun! Yeni bir annem oldu...

Bugün öğrendim ki; 10 aydır yeni bir annem varmış. Hem de resmi olarak...

Annemin (kendisi 75 yaşındadır) nüfusa kayıtlı olduğu yerdeki nüfus idaresi, var olan kayıtlar ile doğum belgesi arasında uyumsuzluklar olduğunu farketmiş ve nüfus kayıtlarını, bize haber vermeye gerek görmeden, düzeltivermiş (?!).

Artık başka bir isme sahip, birkaç yaş daha yaşlı ve farklı bir yerde doğmuş ("Mihze" diye bir yer duyanınız var mı?) bir kadına anne diyeceğim.

Bolca esprisi yapılabilecek bir konu. Hatta ilk espriyi ablam "sen başka bir kadının çocuğusun, bana abla deme" diyerek patlattı. Ama resmi olarak araştırdığımda; yeni nüfus cüzdanım haricindeki kimlik belgelerim, pasaportum, 10 yıllık Amerikan vizem, tapularım, ehliyetim, SSK kayıtlarım, sigorta kayıtlarım, emeklilik kayıtlarım ... özetle tüm resmi belgelerimin/kayıtlarımın değişmesi gerekecek... Yani değiştirmem gerekecek...

Kendi oluşturdukları belgelerde yaptıkları hatayı 75 yıl sonra farkedip, hemencecik düzelterek bu sonuçlara neden olan Nüfus Dairesi çalışanlarına teşekkürler ediyorum.

18 Temmuz 2007 Çarşamba

Erix hilesi



Cep telefonumda Erix adında bir oyun var. Zaman geçirmek için mutlu mesut oynayıp duruyordum. Hilesini keşfettim ve tüm zevki gitti, şimdi sadece nereye kadar gideceğini görmek için oynuyorum.

- Ekranda "Oops, try again" yazısını gördüğünüzde; önce "Back", sonra "Resume Game" yaparsanız aynı seviyeden oyuna tekrar başlıyorsunuz, böylece can kaybetmemiş oluyorsunuz.

17 Temmuz 2007 Salı

Dört Yapraklı Yonca Konsepti

Bu yaşıma geldim, hiç dört yapraklı yonca görmemiştim. Sonra bunu buldum:



Şaşırdım, sevindim. "Şans getirecek" dedim. Sonra devamı gelmeye başladı... Arada sırada karşıma çıkan (!) 4 yapraklı yoncaları eşe-dosta dağıttım.

Başka bir gün ise iki tane birden bulup, "hayatımın en şanslı günü" diye düşünmüştüm:



Üstte gördüğünüz ikiliden bir hafta kadar sonra ise, aşağıdakini buldum:



"Tamam, bu konsept ölmüştür; bu olayın b*ku çıkmıştır artık" dedim...

Bugün ise (sanırım) onbirinci dört yapraklı yoncamı buldum... İlgilenmedim hiç, koparmadım da...

Anagram

"Memdali"nin anagramına baktım, bu adresten. En üst sırada "dilemma" çıktı... Daha ne diyeyim ki?

Neyim ben?

İyi dost, iyi arkadaş, iyi dert ortağısındır... İyi baba, iyi abi olursun, sığınılacak limansındır, yardımsever adamsındır... Ama o kadarsındır. Etrafında bi sürü dost ile ve kalbinde kocaman bi boşluk ile yaşar gidersin ama bundan şikayet etmeye vaktin bile olmaz... Etsen de çaresi yoktur, çünkü herkes seni dost olarak görmektedir.

Bi ben eksiktim.

Bu da oldu, tam oldu... Sanki buna vakit bulabilecekmişim gibi... Onun var, bunun da var, benim neyim eksik, ben de güzelim - ben de yaparım... Diye başladım..

Çok lazımdı...