20 Ocak 2010 Çarşamba

Reklam aldım :) - 2

Bunları göndermeyi unutmuşum :)


http://www.abt-orgconsulting.com/


http://www.ciftcilertas.com.tr/


Ek: Acaba yeni bi etiket mi oluştursam :) Ki, oluşturdum.
Ek 2: Son mesajlardaki siyah-beyaz hakimiyetinden kurtulmuş olduk.

14 Ocak 2010 Perşembe

Haber



Daha önce buraya yazmadığım bir haberim var...

Bir süredir üzerinde çalıştığım (hatta aylarca geciktirdiğim) bir kitap projesi vardı. Sonunda "tamam işte bu" diyebildiğim bir noktaya geldi ve ben yazdıklarımı yayıncıma gönderdim.

Şu an süreç nasıl işleyecek, ne zaman elimde tutabileceğim, isteyen nasıl erişecek bilmiyorum. Bekleyip birlikte göreceğiz. Aslında görülecek çok bir şey de yok; küçük ve ince bir kitap olacak. Yine de benim için büyük bir başlangıç sayılabilir.

"Gün boyunca kalabalık içerisinde kendini sosyal sanıp da, gece çöküp evine döndüğünde kendisi ile başbaşa kalan birinin düşüncelerini içeren denemelerden oluşan bir kitap" diye tanımlayabilirim.

Cinsiyetsiz bir kitap, yazılanlar her iki cinsiyete de uygun. Çeşitli konularda yazılmış diyemeyeceğim. Biraz aşk var içerisinde, biraz depresyon ve bol miktarda yalnızlık. Bir de yarı gerçek, yarı hayal bir hikaye...

Umarım iyi olur... Gelişmeleri buraya yazarım.

Ek: Bu yazıya koyduğum resim ne alaka diye düşünebilirsiniz. Bir yerlerden bulduğum, hoşuma gidip kaydettiğim bir resim işte... Çok bir anlam aramayın...

1 Ocak 2010 Cuma

2010 geldi



Evet, sonunda 2010'da geldi.

Son iki yılbaşı gibi geçmesin istiyordum ama son iki yılbaşının karması olarak geçti (önceki yıl tek başımaydım - kedim bile yoktu, geçen yıl ise 22-03 arası uyuyarak geçmişti). Yani bu yıl da yeni yıla uyuyarak girdim (22:30-00:04) ve yine tek başımaydım; bu kez kedim vardı ama benimle ilgilenmedi. Arada mesajlar gelmiş ama mesaj sesini kıstığım için uyanmamışım, arayan da olmamış.

Uyandıktan sonra mesajlarımı çektim, benim almaktan nefret ettiğim standart ve soğuk bir şablonla. Eğlenceli birşeyler yazamadım, kendi keyfim yok. Umutlar, beklentilerle ilgili güzel sözler yazamadım, benim yeni yıldan bir umudum, bir beklentim yok. Kısaca "nicelerine..." yazacaktım, onu da beğenmedim. Sonuçta buz gibi bir mesaj onlarca kişiye aynı anda gitti, ne yapalım bu yıl da böyle olsun.

Keyifsizlik had safhada. Bir süredir böyleydi, bugün de bir değişiklik olmadı zaten. Aslında yılbaşı konspetini çok severim; kırmızı, yeşil, ışıklar, süsler.. Birkaç yıl önce aldığım ve bu yıl salonun köşesine kurmayı planladığım ağacı bile kutusundan çıkartmamış, yılbaşı yemeklerini bırakın yemek bile hazırlamamıştım zaten. Yeni yılın ilk saatlerinde bunları yazıyorum ve belli olduğu üzere ne bir yenilik yaşıyorum, ne bir iyilik hissediyorum. Heyecan yok, tutku yok, mutluluk yok.

Umut yok...


"Keşke"ler, "neden"ler, özlemler... Çok ama çok fazla...

Yeni yılda bunların birazcık olsun düzeleceğine dair bir inanç.....

Hiç yok.


Dileyeyim ki, sizin yılbaşınız da, yeni yılınız da benimkinden iyi geçer.