23 Haziran 2010 Çarşamba

Oto Sanayii ve Yaşlanmak Üzerine

Nereden nereye diyebilirsiniz ama bir dizi çağrışım sonucu, oto sanayiindeki eski bir araba ve düşündürdükleri...



















Yaşlanmayacağım değil, büyümeyeceğim derdim.. Daha doğrusu "bana ne, bana ne, büyümiyciiim işte" derdim ya, artık doğa kanunlarını hissetmeye başlayınca o kadar da inatçı olmamın bir şey değiştirmediğini de gördüm... Orası burası tekliyor insanın, orada ağrı, burada sızı, şuna dikkat et, bundan sakın, şu ilacı aksatma... Fikirlerin ne kadar genç kalsa da, vücuda hükmetmeye yetmiyor işte... Her gün bir beyaz daha, her gün başka bir yerinden şikayetçiyken bir de bakıyorsun zaman gelip geçivermiş.. Eskiden genç diye seslenilen sen, amca hatta dede diye seslenilir olmuşsun... İşte o zaman, istemeden de olsa yaşlandığını anlıyorsun.. İçinde hala büyümiycem diye inat eden biri olsa bile....

1 yorum:

Unknown dedi ki...

Ben bunu 33 yaşında yaptığım askerlik hizmetimde çok yakından hissettim.

Bölük yazıcısı olarak yaptığım görevimde çalıştığım ofise "Dayı senden bir ricamız var" diyerek giren asker sayısını hatırlamıyorum bile...

Zaman aleyhimize işliyor.