2 Haziran 2011 Perşembe

Gece Masalı

Derler ki; buralarda dolaşan 3 kadın varmış, kadın dediğime bakmayın böyle sanki çarşafa bürünmüş peçeli kadın kılığında şeylermiş. Aslında bu evlerin arasında, bu tepelerde dolaşırlarmış da göremezmiş hiç kimse.

Derler ki; eğer onları görebiliyosan, onlar istediği içindir. Eğer seni istiyorlarsa, seninle işleri varsa anca onları görebilirmişsin. İşleri dediğim de, pek hayırlı şeyler değil. Onları görenler ya buralardan kaçıp gitti, ya toprağa göçtüler, ya da ortalardan kayboldular ki şu dağın taşlarına dönüştükleri bile söylenir.

Ben olsam o dağda, o taşlıkta, oradaki mağaralarda pek dolaşmazdım. Gece mavi ışıklar görünür oralarda, yerden ateş fışkırdığını görenler de olmuş. Aysız gecelerde o taşların eski tanrılara dönüştüğü, ateş havuzlarının başında bekçilik yaptığı; dağın açılıp içerisindeki gizli odaları 3 kadına ve hizmetkarlarına açtığı anlatılır eski masallarda.

Derler ki, toprağın ateşi akarmış bu dağın altında. Dağın içindeki bu köy kadar büyük mağaralarda odaların altından geçer, şu göl kadar büyük bir ateş havuzunda birikirmiş. Ateşin başında eski tanrılar ellerinden mavi ışıklar saça saça beklermiş. Ateşi mi beklerler, ateşe gelenleri mi beklerler bilinmez ama onlar bile 3 kadına bir şey yapamazmış.

Ateş dokunmazmış kadınlara, zaten ayakları üzerinde yürümez, eteklerini arkalarında savura savura havada süzülürlermiş. Etekleri, kimine göre toprakla birleşirmiş, kimine göreyse havayla. Artlarında eski tanrılara benzer koca yaratıkları hizmetçi edip, dağın içlerine gizli bir kapıdan girerlermiş. Kim bilir ne sebeple.

Çok giden oldu o dağa, o kayalar arasında kaybolup da geri dönmeyen. Geri dönenlerin anlattıklarıysa, yaşlıların korkutmak için çocuklara anlattığı hikayeler oldu. Bu kadınlar senin peşine düşermiş, her adımında arkanda dururlarmış, her yaptığını izlerlermiş. İstediklerinde tam arkanda görünür olup, seni zorla arkana baktırırlarmış. Tek gördüğün kirli, koyu bir giysinin ve peçenin ardına saklı yüzlerindeki gözleriymiş. Boş, kuyular kadar derin, gece kadar karanlık gözleri.


Not: Geçen gece gördüğüm, beni uykumdan eden kabusu yazmak istemiştim. Ama baktım, korku filmlerindeki "buralarda ebeniz böyle zikilir" anlamındaki giriş bölümleri gibi olmuş... Devamını getirebilir miyim, bilmiyorum; çünkü çığlıkla uyanmıştım ve rüyayı kopuk kopuk hatırlıyorum. Belki devamını yazmalı hatta çizmeliyim...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

evet. bence de çizmelisin.